Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Şubat, 2010 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Can Yücel - O Olmazsa Yasayamam

O Olmazsa Yaşayamam O olmazsa yaşayamam.. O olmazsa yaşayamam." demeyeceksin. Demeyeceksin işte, yaşarsın çünkü. Öyle beylik laflar etmeye gerek yok ki. Çok sevmeyeceksin mesela, o daha az severse kırılırsın. Ve zaten genellikle o daha az sever seni, senin o'nu sevdiğinden. Çok sevmezsen, çok acımazsın, çok sahiplenmeyince, çok ait de olmazsın hem. Çalıştığın binayı, masanı, telefonunu, kartvizitini, hatta elini ayağını bile çok sahiplenmeyeceksin. Senin değillermiş gibi davranacaksın. Hem hiçbir şeyin olmazsa, kaybetmekten de korkmazsın. Onlarsız da yaşayabilirmişsin gibi davranacaksın. Çok eşyan olmayacak mesela evinde. Paldır küldür yürüyebileceksin. İlle de bir şeyleri sahipleneceksen, çatıların gökyüzüyle birleştiği yerleri sahipleneceksin. Gökyüzünü sahipleneceksin, güneşi, ayı, yıldızları... Mesela kuzey yıldızı, senin yıldızın olacak. "O benim." diyeceksin. Mutlaka sana ait olmasını istiyorsan bir Şeylerin... Mesela gökkuşağı senin olacak. İlle

Albert Camus-Yabancı

Herkes bilir ki, hayat, yaşanmak zahmetine değmeyen bir şeydir. Aslında otuz ya da yetmiş yaşında ölmenin önemli olmadığını bilmez değildim; çünkü her iki halde de başka erkeklerle başka kadınlar yine yaşayacaklar ve bu , binlerce yıl devam edecektir. Sözün kısası bundan daha açık bir şey yoktu. şimdi yahut yirmi yıl sonra olsun, ölecek olan hep bendim. O anda yapmakta olduğum muhakemede beni bir parça rahatsız eden şey, yirmi yıl daha yaşamak düşüncesiyle içimde duymakta olduğum o korkunç hamleydi.fakat bu hamleyi yatıştırmak için de, nihayet o gün gelip çatınca düşüncelerimin neler olacağını tahayyül etmekten başka yapacak işim yoktu. insan madem ki ölecektir, bunun nasıl ve nerede olacağının önemi yoktur, apaçık bir şeydir bu... ..... Akşam,Marie beni görmeye geldi,kendisiyle evlenmek isteyip istemediğimi sordu. "Bence bir,ama istersen evleniriz''dedim. O zaman, kendisini sevip sevmediğimi öğrenmek istedi. Başka zaman da söylediğim gibi,''bunun bir

Baudelaire Kötülük Çiçekleri

Söyle, anlaşılmaz adam, kimi seversin en çok, ananı mı, babanı mı, bacını mı, yoksa kardeşini mi? "Ne anam, ne de babam var, ne bacım, ne de kardeşim." "Dostlarını mı?" "Anlamına bugüne kadar yabancı kaldığım bir söz kullandınız." "Yurdunu mu?" "Hangi enlemdedir, bilmem." "Güzelliği mi? "Tanrısal ve ölümsüz olsaydı, severdim kuşkusuz." "Altını mı?" "Siz tanrı'ya nasıl kin beslerseniz, ben de ona öylesine kin beslerim." "Peki neyi seversin öyleyse sen, olağanüstü yabancı?" "Bulutları severim...işte şu...şu geçip giden bulutları...eşsiz bulutları!"